Kabuslar Evi Serisi |
Çağan Irmak |
Övgü kokan Çağan Irmak eleştirimden sonra biz dönelim Kabuslar Evi'ne.Serinin 13 bölümden oluştuğunu ve bütün hikayelerin birbirinden farklı konuları ele aldığını,hikayelerin tek ortak yönünün emlakçı Sema Hanım olduğunu söyleyeyim.Serinin genelinde ele alınan konu korku-gerilim türünde olsa bile ''gerçeklik'' üzerine yoğunlaşıyor.Dram,gizem türünün de etkilerinin görüldüğü seri keyifle izlenebilecek bir dizi adeta.Filmlerin süresi 55 dakikadan 100 dakikaya kadar çıkıyor.Biz gelelim Çağan Irmak'ın yönetmenliğini yaptığı serinin ilk üç filmine...
Kabuslar Evi:Takip (2006)
Serinin ilk bölümünde çocukluğundan beri bir kurt adamdan kaçan İbrahim'in hikayesi anlatılıyor.Kimilerine göre sürpriz sayılabilecek bir sonla film sona ererken ''gerçeklik'' vurgusu ilk bölümde kendini göstermeye başlıyor.Kabuslar Evi serinin güçlü yanlarından olan senaryo bu bölümde de başarılı sayılabilir.
Kurt adam sahnelerinde görsel efektlerin oldukça zayıf olduğu göze çarpıyor.Babam ve Oğlum'dan epey kazanç elde eden Irmak'tan beklemediğim kadar kötü bir kurt adamla karşılaşıyorsunuz.Yine serinin ilk bölümünde ''ev'' çok fazla ön plana çıkmıyor.Daha çok geçmişe dönük görüntülerle ilerliyor film.
Filmin oyunculuk performanslarına da değinmekte fayda var.Belki de Kabuslar Evi'nin en büyük artısı başarılı oyuncularla çalışılmasıdır.Serinin bu ilk bölümünde Babam ve Oğlum'dan tanıdığımız Fikret Kuşkan yer alıyor.Başarılı performansıyla dikkat çeken Kuşkan gibi Cansu Dere ve her bölümde izlediğimiz Bilge Şen de başarılı performanslar ortaya koyuyor.
Serinin seyrettiğim ilk üç film arasında en zayıfı olarak gördüğüm Kabuslar Evi:Takip'i yine de konusu bakımından ilgi çekebileceği için beğenenler olacaktır.
Film Değerlendirmem [5.9]
Kabuslar Evi:Son Dans (2006)
Zamanında zenginlik içinde yaşamış Müyesser'in Kore'ye giden ve savaşta ölen sevgilisi sonrası değişen hayatının konu alındığı bu ikinci film ilkine göre biraz daha başarılı bir yerde duruyor.Senaryoda yine geçmişe dönüşler yaşanıyor ve ''ev'' bu bölümde adının özelliğini daha fazla taşımaya başlıyor.Yine burada ''gerçeklik'' üzerinden ''inanç'' teması da işleniyor.
Serinin bu bölümünde başrolde ünlü oyuncu ve ses sanatçısı Hümeyra ve başarılı oyuncu Yetkin Dikinciler yer alıyor.55 dakikalık filmin ilk yarısında konuşmayan ve mimikleriyle derdini anlatmaya çalışan Hümeyra,Müyesser rolünde gayet başarılı.Rolünün hakkını veren Hümeyra'nın dans sahnesi de görülmeye değer.Yetkin Dikinciler,Selim karakteriyle başarılı bir performans sergiliyor.
İlk bölümünde değinmediğim müzik çalışmalarına da biraz değinmek istiyorum.Serinin müziklerini yapan Aria başarılı işler çıkarmış.Çağan Irmak'ın filmlerinde dinlemeye alışık olduğumuz başarılı müzikler bir korku serisinde de başarılı bir şekilde yerini alıyor,arada fazla kaçsa bile...
Tipik Çağan Irmak yakın çekimlerinin sıkça kullanıldığı seride Kabuslar Evi:Son Dans ilk filme göre biraz daha başarılı.Oyunculuk performansları bile sürükleyici olan bu filmi izlemek için bir neden.
Film Değerlendirmem [6.4]
Kabuslar Evi:Hayal-i Cihan (2006)
Gelelim serinin üçüncü filmine...Senaryo ve oyunculuk performanslarının yine başarılı olduğu bu bölümde biraz senaryo üzerinde duralım.Bu bölümde evi kiralayan Cihan'ın eve gelişiyle başlayan yanılsamalarını ve ardından karşısına çıkan hayaletle yüzleşmesi konu alınıyor.Sürpriz bir sonla biten bu bölümde de ''gerçeklik'' teması ağır bir şekilde kendini belli ediyor.Senaryo aslında bilindik bir tema üzerinden ele alındığı için izlerken ve sonunda hikayeye çok yabancı olmadığınızı anlıyorsunuz.
İzlediğim ilk üç bölüm arasında en beğendiğim olan Hayal-i Cihan'da bu sefer usta oyuncu Çetin Tekindor hayalet karakteriyle karşımıza çıkıyor.Oynadığı her filmde yeteneğini konuşturan Tekindor bu projede de performansıyla başarılı bir grafik çiziyor.Okan Yalabık ise Cihan karakteriyle filmin ana karakterini canlandırıyor.Başarılı oyuncu rolünün hakkını veriyor.
Bu bölümde de ''evin'' ön planda olduğunu görmekteyiz.Yine geçmişe dönük hikayeler anlatılıyor ancak bu hikayeler geçmişteki görüntüler olduğu için bir takım hatalar göze çarpıyor.Çetin Tekindor ve Bilge Şen'in yıllar önce bile aynı kalması biraz tuhaf geliyor doğrusu.
Müzik çalışmalarıyla da ön plana çıkan Hayal-i Cihan,Çağan Irmak'ın yönettiği serinin son filmi olarak kalıyor.Her filmle çıtayı biraz daha yükselten Çağan Irmak bu filmler artılarını da artırıyor.İzleyenlerin ilk üç bölümde favorisini bilemem ama benim Hayal-i Cihan favori bölümüm olarak şuan da aklımın bir köşesinde yer ediniyor.
Film Değerlendirmem [6.5]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder