Titanic özel dosyasını açmamdaki en büyük neden Titanic filmine duyduğum inanılmaz aştır.Yaklaşık 2 yıldır Titanic hakkında bilgiler elde etmeye çalışıyorum ne kadar amatörce olsa da.Bunlardan en büyük kaynaklarımdan birisi de kuşkusuz 1958 yapımı kült film A Night to Remember.Filmde bir aşk yok ama Titanic hakkında ve özellikle de 14 Nisan gecesi hakkında birçok bilgi mevcut.Filmin en büyük değeri de bu zaten.James Cameron'nın da bu bilgiler ışığında Titanic filmini hazırladığını söylersek yanlış yapmayız zaten.Kaldı ki Titanic filmin Titanic yapan da geminin özellikleri,batışı vs. değil Jake ile Rose'un destansı aşkıydı.Gelelim İMDb sitesinden 8.0 alan (Titainc 7.5 almıştı) filmin detaylarına..
Öncelikle İMDb puanına bakarak bu filmin daha güzel olduğunu söylememiz zor çünkü İMDb puanında dünyanın en iyi filmilerinin bile (en iyi Titanic) puanın düştüğünü görüyoruz.Bunun sebebi açık tabi bilerek puan düşürüyorlar.Bu konuda bir yazı bile yazmayı düşünüyorum zaten.Neyse geçelim filmin hikayesine.Bilindiği gibi Tanrı'nın bile batırılamayacağının söylendiği,dünyanın en lüks ve en büyük gemisinin henüz ilk seferinde bu filme göre 'küçük' bir buz dağına çarparak okyanusun dibini boylaması anlatılıyor.Ama filmde aşk yok tabi.Filmde asıl anlatılmak istenen 14 Nisan gecesi.Zaten ilk üç gün kısaca bir özet geçirilip filmde direk 14 Nisan gecesi konu alınıyor.Geminin nasıl battığı,yardımların kimden ve ne kadar sürede geldiği,filikaların yeterli sayıda olmamaları ve geminin uyarıları dikkate almadığı genel itibariyle konu edilmiş.Filmin senaryosunda gerçek bilgiler var tabi ki.Filmin yapımında Titanic gemisinin 4.kaptanı ve kazazedelerin hatırladıklarını anlatması büyük rol oynamış.Özellikle de 4.kaptanın anlattıkları çok önemli çünkü Titanic'in batışı hakkında çok fazla bilgiye sahip.
Kısacası çok harika bir senaryosu var ve günümüz Titanic filmine de bu anlamda kaynaklık ediyor.
Filmin yapımcılarından William Mac Quitty'de Titanic faciasından kurtulan isimlerden biriydi.Kurtulduğunda 6 yaşında olan William facia hakkında epey bilgiye sahipmiş.Bu arada filmin batış sahneleri 1943 yapımı Nazi propanganda filmi olan Titanic filminden alındığı söyleniyor ancak ne kadar gerçek bilemeyiz.
Filmin Altın Küre Ödülleri'nde En İyi Yabancı Film dalında ödüle layık görülmesi filmin kalitesini kanıtlıyor.Filmin yanlız Oscar adaylığı bulunmuyor.Zaten Akademi bu tarz filmleri es geçtiği için pek üzerinde durmamak lazım.2208 kişinin bulunduğu gemide filikaların alabileceği yolcu sayısı ise 1200 sadece.Ve genel anlamda hep 1.sınıf yolcularının kurtulduğu faciada 3.sınıf yolcularında şans bile tanımıyor.Filikaların hepsi dolduğunda ancak izin veriyorlar gitmelerine.Bariz bir şekilde sınıf ayrımcılığının yapıldığı film bu noktaya dikkat çekerken en önemli dikkat çektiği nokta ise geminin uyarıları.
Carpathia gemisinden alınan onca uyarıya rağmen görmezden gelinen ve yola devam eden Titanic batmadan bir yarım saat önce Carpathia gemisinin sadece 10 mil uzağında iken yola devam ettiği için 58 mil uzağında kalıyor ve Carpathia olay yerine son hız almasında rağmen 4 saatte varabiliyor.Titanic gemisinin yardım fişeklerini birçok fırlatmasına rağmen bunları görmezden gelen bir diğer gemi ise çok yakınında olmasına rağmen uyarıları dikkate almıyor.Titanic'in 2.45'te sulara gömülmesi de büyük bir talihsizlik çünkü filmde de görüldüğü gibi diğer gemilerde çoğu mürettebat uyurken şanslı bir zamanda Carpathia'nın telsizi duyması da büyük bir şans yoksa kurtulan yolcuların bile donarak ölmesi de bir ihtimaldi.
Filmi çok beğendiğimi de belirtmeliyim.Yapım yılına göre oldukça başarılı olan filmi mutlaka izlemelisiniz.Titanic'in batış hikayesini en iyi anlatan film kesinlikle.Arşivlerde yerini alması gereken bir yapım.
[7.5]
Öncelikle İMDb puanına bakarak bu filmin daha güzel olduğunu söylememiz zor çünkü İMDb puanında dünyanın en iyi filmilerinin bile (en iyi Titanic) puanın düştüğünü görüyoruz.Bunun sebebi açık tabi bilerek puan düşürüyorlar.Bu konuda bir yazı bile yazmayı düşünüyorum zaten.Neyse geçelim filmin hikayesine.Bilindiği gibi Tanrı'nın bile batırılamayacağının söylendiği,dünyanın en lüks ve en büyük gemisinin henüz ilk seferinde bu filme göre 'küçük' bir buz dağına çarparak okyanusun dibini boylaması anlatılıyor.Ama filmde aşk yok tabi.Filmde asıl anlatılmak istenen 14 Nisan gecesi.Zaten ilk üç gün kısaca bir özet geçirilip filmde direk 14 Nisan gecesi konu alınıyor.Geminin nasıl battığı,yardımların kimden ve ne kadar sürede geldiği,filikaların yeterli sayıda olmamaları ve geminin uyarıları dikkate almadığı genel itibariyle konu edilmiş.Filmin senaryosunda gerçek bilgiler var tabi ki.Filmin yapımında Titanic gemisinin 4.kaptanı ve kazazedelerin hatırladıklarını anlatması büyük rol oynamış.Özellikle de 4.kaptanın anlattıkları çok önemli çünkü Titanic'in batışı hakkında çok fazla bilgiye sahip.
Kısacası çok harika bir senaryosu var ve günümüz Titanic filmine de bu anlamda kaynaklık ediyor.
Filmin yapımcılarından William Mac Quitty'de Titanic faciasından kurtulan isimlerden biriydi.Kurtulduğunda 6 yaşında olan William facia hakkında epey bilgiye sahipmiş.Bu arada filmin batış sahneleri 1943 yapımı Nazi propanganda filmi olan Titanic filminden alındığı söyleniyor ancak ne kadar gerçek bilemeyiz.
Filmin Altın Küre Ödülleri'nde En İyi Yabancı Film dalında ödüle layık görülmesi filmin kalitesini kanıtlıyor.Filmin yanlız Oscar adaylığı bulunmuyor.Zaten Akademi bu tarz filmleri es geçtiği için pek üzerinde durmamak lazım.2208 kişinin bulunduğu gemide filikaların alabileceği yolcu sayısı ise 1200 sadece.Ve genel anlamda hep 1.sınıf yolcularının kurtulduğu faciada 3.sınıf yolcularında şans bile tanımıyor.Filikaların hepsi dolduğunda ancak izin veriyorlar gitmelerine.Bariz bir şekilde sınıf ayrımcılığının yapıldığı film bu noktaya dikkat çekerken en önemli dikkat çektiği nokta ise geminin uyarıları.
Carpathia gemisinden alınan onca uyarıya rağmen görmezden gelinen ve yola devam eden Titanic batmadan bir yarım saat önce Carpathia gemisinin sadece 10 mil uzağında iken yola devam ettiği için 58 mil uzağında kalıyor ve Carpathia olay yerine son hız almasında rağmen 4 saatte varabiliyor.Titanic gemisinin yardım fişeklerini birçok fırlatmasına rağmen bunları görmezden gelen bir diğer gemi ise çok yakınında olmasına rağmen uyarıları dikkate almıyor.Titanic'in 2.45'te sulara gömülmesi de büyük bir talihsizlik çünkü filmde de görüldüğü gibi diğer gemilerde çoğu mürettebat uyurken şanslı bir zamanda Carpathia'nın telsizi duyması da büyük bir şans yoksa kurtulan yolcuların bile donarak ölmesi de bir ihtimaldi.
Filmi çok beğendiğimi de belirtmeliyim.Yapım yılına göre oldukça başarılı olan filmi mutlaka izlemelisiniz.Titanic'in batış hikayesini en iyi anlatan film kesinlikle.Arşivlerde yerini alması gereken bir yapım.
[7.5]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder