The Possession |
Filmde,ölen bir kadının eşyaları arasından satın alınan bir kutunun Em'i sahiplenmesi ve kızın vücudunu ele geçirmesi anlatılıyor.Konumuz basit yani.Küçük bir kız ve farklı yollardan da olsa vücudu ele geçiren bir şeytan!Peki The Possession farklı olmak için ne yapmış?İlk defa bir Yahudi şeytan çıkarma ayinine kısa da olsa şahit olduk filmde.İbranice yazılar ve sırlarla dolu bir kutu var karşımızda.Senaryo bekleneni veremese de farklılıklar iyidir.Belirtmeden geçmeyeyim kutu bir çocuk istiyor ancak nasıl bir ayin olduğuna anlam veremediğimiz küçük bir ayinden sonra babanın yalvarmalarıyla babaya geçiyor kötülük.Evet,mantıklı bir açıklama bekliyoruz?
Bir korku filmi için yeterli miktarda bütçeyle filmi kotaran Ole Bornedal tecrübeli bir yönetmen.Danimarkalı yönetmenin sevilen projeleri de mevcut.Bu kez yine bir Hollywood sahne deneyimi yaşayan yönetmen The Possession ile nasıl bir farklılık arıyordu,bilemiyorum.Tek bildiğim filmin vasatın biraz üstünde kalması.
Şeytanlı filmlerin olmazsa olmazı küçük bir kız The Possession'da iki tane var!Evet,bir değil iki tane kızımız var.İçine şeytan kaçan kızımız Em karakteriyle Natasha Calis,deli dolu kızımız Hannah karakteriyle de Madison Davenport diğer kızımız.Kızların performansları gayet iyi sayılır aslında.En babaları boşanmış bir çiftin çocukları nasılsa aynı psikolojiyi de filmde yansıtmaya çalışmaları da gayet iyi.
Bu yıl The Devil İnside ve Emergo felaketlerinden sonra izlediğim üçüncü şeytan filmi The Possession.İyi yanı şu ki diğer iki filmden çok daha başarılı sayılır.En azından farklı şeyler denemekten zarar gelmez.Yine de gişede başarı göstermiş bir filme nazaran vasatın üstünde bir film.Boş zamanlarda türün takipçileri tarafından şans verilebilir.
Film Değerlendirmesi [5.5] [D]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder